Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye’nin savunma sanayisindeki hızlı yükselişini değerlendirerek, ülkenin bu alanda artık küresel bir oyuncu haline geldiğini ifade etti. Şimşek, yerli ve milli projelerin uluslararası pazarda giderek daha fazla kabul gördüğünü ve bu başarıların ekonomik kalkınmaya büyük katkı sağladığını belirtti.
Savunma sanayisinin Türkiye ekonomisinin lokomotif sektörlerinden biri haline geldiğini vurgulayan Şimşek, ihracatta yakalanan ivmenin devam ettiğini söyledi. Türkiye’nin insansız hava araçları, zırhlı araçlar ve füze sistemleri gibi stratejik alanlarda dünya çapında ses getiren projelere imza attığını dile getirdi.
Ayrıca Bakan Şimşek, savunma sanayisinde gerçekleştirilen bu gelişmelerin hem ulusal güvenliği güçlendirdiğini hem de ülkenin teknoloji ihracatını artırarak ekonomik büyümeye katkı sağladığını ifade etti.
Borçluluk Oranında Türkiye’nin Düşüklüğü
Şimşek, küresel borçluluk oranlarındaki artışa değinerek, Türkiye’nin toplam borçluluk oranının hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelere göre oldukça düşük olduğunu ifade etti. Türkiye’nin toplam borçluluk oranının milli gelire oranla yüzde 99 olduğunu belirten Şimşek, bu oranların gelişmekte olan ülkelerde yüzde 245’i bulduğunu vurguladı. Şimşek, bu durumun Türkiye’nin ekonomik direncini artıran bir unsur olduğunu söyledi.
Savunma Sanayiinde Yüzde 80 Yerli Üretim Başarısı
Türkiye’nin savunma sanayiinde kaydettiği ilerlemelere de değinen Bakan Şimşek, 20 yıl önce savunma sanayinde dışa bağımlı bir ülkeyken bugün %80 yerlilik oranına ulaşıldığını ifade etti. Şimşek, “Bugüne kadar 1000’in üzerinde savunma projesi hayata geçirildi. Savunma sanayi ihracatımızla dünyanın en büyük 11. ihracatçısı olduk. Bu alanda caydırıcı güç ve direnç kapasitemiz her geçen gün artıyor” dedi.
Kadınların İş Gücüne Katılımı ve Demografik Potansiyel
Türkiye’nin genç nüfus avantajını daha etkin kullanmak için çalıştıklarını belirten Şimşek, kadınların iş gücüne katılım oranını yüzde 36’dan OECD ortalaması olan yüzde 66 seviyesine çıkarmayı hedeflediklerini ifade etti. Bu hedefin gerçekleşmesi durumunda Türkiye’nin ekonomik potansiyelinin daha da artacağını vurguladı.
Yapısal Reformlarla Daha Güçlü Bir Türkiye
Şimşek, Türkiye’nin yapısal reformlara olan bağlılığını yineleyerek, aktif sanayi politikalarından beşeri sermayenin geliştirilmesine kadar geniş bir reform programı uyguladıklarını belirtti. Şimşek, “Yatırım ortamını iyileştirerek, verimliliği artırarak ve rekabet gücümüzü yükselterek büyüme potansiyelimizi daha da artıracağız” şeklinde konuştu.